
Makat Çatlağında Sık Sorulan Sorular
Makat çatlağı olarak da bilinen anal fissür, makat bölgesinde(anal bölge) zorlanmalar ya da travmalar sonucunda oluşan çatlaklardır. Makat çatlağı hakkında merak edilen her şeyi Proktoloji Uzmanı Dr. Yasir Gözü anlattı.
Makat çatlağı nedir?
Anal fissür(makat çatlağı) çeşitli sebeplerden dolayı anüs bölgesini örten deride oluşan küçük yırtılmalara denir. Anal kanalın iç örtüsünü oluşturan mukozal dokular nemli ve narin bir yapıya sahiptir. Mukoza dokusunda oluşabilecek her türlü zorlamalar makatta çatlak ve yırtılmaların gelişmesine yol açmaktadır.
Makatta çatlak veya yırtık belirtileri nelerdir?
Anal fissür belirtileri hastalığın evresine, fissürün derinliğine ya da boyutuna göre değişiklik göstermektedir.
Anal fissürün ilk belirtisi dışkılama sırasında hissedilen şiddetli bir ağrıdır. Bu ağrı makat iç kasının (sfinkter kası) kasılmasına(spazm) bağlı olarak gelişmektedir. Cam kesiği gibi nitelendirilen bu ağrı her dışkılama sonrasında makatta tahrişe sebep olur. Tahriş olan bölgede yoğun bir kaşınma ve yanma hissi oluşur. Hasta peçetede az miktarda parlak renkte kanamalar ile karşılaşabilir. Hastanın bu belirtiler sonucunda tedavi sürecine başlaması gerekir. Ancak belirtiler makat bölgesi hastalıklarının genelinde görüldüğü için karıştırılabilir. Bu yüzden semptomlardan biriyle karşılaşıldığında teşhis için bir proktoloji uzmanına danışılması gerekilir.
Makat çatlağı ne sıklıkta görülür?
Makat çatlağı olarak da bilinen anal fissür rahatsızlığı her 350 kişiden birinde görülür. Erkek ve kadınlarda eşit oranda rastlanan bu hastalık 15 ila 40 yaş arasında sık rastlanmaktadır.
Makat çatlağı neden oluşur?
Kronik kabızlık ve ishal durumu makat çatlağının oluşmasındaki en temel sebeplerden biridir. Tuvalet ihtiyacını ertelemek, günlük su içmeyi ihmal etmek, lifli gıdalar tüketmemek, sağlıksız beslenmek genellikle kabızlıkla sonuçlanmaktadır. Bunun sonucunda dışkı sert olur ve dışkılama sırasında deriyi tahriş ederek fissüre neden olmaktadır. Enfektif veya irritatif ishaller de aynı kabızlık gibi anal bölge için zorlayıcı ve travmatik olur. Kolaylıkla fissür oluşumuna sebep olabilir.
Hamilelik döneminde veya doğum sırasında makatta artan basınç ve kramplar da fissürün gelişiminde etkilidir.
Makat çatlağı (Anal Fissür) rahatsızlığı nadir olarak şu nedenlerden de kaynaklanabilir; Crohn ve ülseratif kolit hastalığı, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, ağır sporlar (halter…).
Makat çatlağı hangi hastalıklarla karışabilir?
Anal fissür hastalığı bulunduğu bölgenin anatomik yapısı açısından diğer makat hastalıklarıyla benzer belirtiler göstermektedir. Anal fissür bir diğer adıyla makat çatlağı genellikle anal fistül, anal apse, makat siğili, makat sarkması, makat kanseri, rektal polip gibi makat hastalıklar ile karıştırılabilir.
Tedavi edilmeyen makat çatlağı hangi hastalıklara yol açar?
Makat çatlağı tedavi edilmemiş ya da tedaviye yanıt vermemiş ise başka hastalıklara neden olabilir. Tedavi edilmeyen makat çatlakları; makat apsesi, makat fistülü, makat darlığı, hemoroid gibi makat bölgesi hastalıklarının gelişmesine neden olur.
Makat çatlağı tekrarlar mı? Ne tür önlemler alınır?
Makat çatlağı tedavisi olan hastalar gerekli önlemleri almaz ise çatlak tekrardan oluşabilir. Makat çatlağının tekrarlamaması için fissür oluşumuna neden olan kabızlık ve ishal durumlarına dikkat edilmelidir. Bu rahatsızlıklara bağlı olarak sık ıkınma hissi oluşturan yiyeceklerden uzak durulmalıdır. İlk olarak beslenme alışkanlıklarında (lifli besinler, yeşil sebzeler, meyveler ve baklagiller tüketilebilir) değişimler yapılmalıdır. Makat çatlağını önlemek için alınabilecek başlıca önlemler;
- Öğünlerde sağlıklı ve bol lifli besinler tercih edilmelidir.
- Günlük 3 litre su tüketmeye özen verilmeli
- Düzenli spor aktiviteleri yapılabilir.
- Kahve, sigara ve alkol tüketimi azaltılabilir.
- Kabızlık var ise anal bölge dışkılama öncesi yağlanabilir.
- Islak mendil gibi tahriş edebilecek kimyasal etkenleri kullanmaktan kaçınılmalıdır.
- Ilık su ile oturma banyoları yapılmalıdır.
- Anal ilişkiden kaçınılmalı
- Tuvalette uzun süre vakit geçirilmemelidir
Bu önlemlerle birlikte mutlaka doktor kontrolüne de gidilmelidir.
Makat çatlağı hastaları için zararlı olan besinler nelerdir?
Makat çatlağı olan hastaların bağırsak hareketlerini olumsuz etkileyen gıda ve maddelerden uzak durması gerekir. Kabızlık ve ishal rahatsızlığına neden olabilecek besinler kişiden kişiye farklılık gösterebilmektedir.
Genellikle makat çatlağını tetikleyen gıda ve maddeler şu şekildedir;
- Aşırı baharat kullanımı (kırmızı biber, karabiber, pul biber, acı biber, isot vb.)
- Rafine şeker ve beyaz un barındıran gıdalar (ekmek, börek, çörek, kek, kurabiye, pasta, makarna gibi)
- Hazır gıdalar (lahmacun, çiğ köfte, hamburger, pizza vb.)
- Rafine yiyecekler (Ketçap, mayonez gibi soslar, konserve gıdalar, konserve turşular, kola ve asitli içecekler, beyaz şeker, margarin, cips vb.)
Hangi spor aktiviteleri makat çatlağı için sakıncalıdır?
Makat bölgesinde baskı oluşturabilecek tüm sporlar hastalar için sakıncalıdır. Makat bölgesine baskı uygulandığı takdir de o bölgedeki makat çatlağında(fissürlerde) derinleşme görülebilir. Ağırlık kaldırmak, mekik çekmek, bisiklet ve motosiklet sürmek, dağcılık ve aşırı ıkınmaya ve makatta baskıya neden olan sporların hepsi anal fissürü olan hastalar için sorun oluşturmaktadır.
Makat Çatlağı Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin Tıklayınız.
Makat Çatlağı Tedavisi Avantajları Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin Tıklayınız.
Anal fissür, toplumda sıkça rastlanan ve kişilerin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilen bir sağlık sorunudur. Bu durum, anüs bölgesindeki ciltte oluşan küçük, yüzeyel olmayan yırtıklar olarak tanımlanır. Fissürler, genellikle ağrıya ve dışkılama sırasında kanamaya neden olur, bu da kişilerin günlük aktivitelerini sürdürmelerini zorlaştırabilir.
Anal fissürlerin oluşum nedenleri arasında dışkılama sırasındaki aşırı zorlanma, kronik kabızlık, ishal ve doğum yapma gibi faktörler bulunmaktadır. Bu durum, anüs bölgesindeki deride yeterince esnek olmayan küçük yırtıkların meydana gelmesine sebep olabilir. Fissürlerin belirtileri arasında dışkılama sırasında hissedilen şiddetli ağrı ve ardından gelen yanma hissi, tuvalet kağıdına bulaşan açık kırmızı kan görülmesi yer alır.
Anal Fissür Neden Görülür?
Anal fissür, anüs çevresindeki deride oluşan küçük ve derin yırtıklar olarak tanımlanabilir. Bu rahatsızlık, genellikle dışkılama sırasında meydana gelen aşırı gerilme nedeniyle ortaya çıkar. Sert dışkı, kronik kabızlık veya ishal, anal seks veya doğum yapma gibi fiziksel nedenler en yaygın tetikleyiciler arasındadır. Ayrıca, uzun süreli ishal veya kabızlık, bağırsak hareketlerini zorlaştırarak fissür oluşumuna yol açabilir. Bu durumlar, anüs bölgesindeki deriyi zorladığında mikro yırtıklar oluşur ve bu da fissüre neden olur.
Anal Fissür Nasıl Tespit Edilir?
Anal fissürün teşhisi genellikle hastanın semptomları ve fiziksel muayene ile konulabilir. Hastalar tipik olarak keskin bir ağrı ve dışkılama sırasında yanma hissi yaşarlar. Kanama da sık görülen bir belirtidir; özellikle tuvalet kağıdına bulaşan açık kırmızı kan şeklinde kendini gösterir. Doktorlar, anüs bölgesini dikkatli bir şekilde inceleyerek ve bazen anüsün içini daha iyi görebilmek için küçük aletler kullanarak teşhisi doğrulayabilirler. Nadiren, altta yatan başka durumları dışlamak için ek testler gerekebilir.
Anal Fissür Tedavisi
Anal fissür tedavisi, semptomların şiddetine ve süresine bağlı olarak değişiklik gösterir. İlk aşamada, yüksek lifli diyet önerilir; bu, dışkının yumuşamasını ve daha az zorlanmayla geçişini sağlar. Bol su tüketimi de önemlidir. Sıcak su oturma banyoları, anüs bölgesindeki kan dolaşımını artırarak ağrı ve spazmı azaltabilir. Ağrı kesici ve anti-inflamatuar kremler de reçete edilebilir. Bu yöntemlerle tedavi, birçok hastada fissürün iyileşmesine yardımcı olur.
Anal Fissür Tedavi Yöntemleri
Eğer konservatif yöntemlerle iyileşme sağlanamazsa, daha ileri tedavi yöntemlerine başvurulabilir. Botulinum toksini enjeksiyonu, anal kaslarda geçici bir felç yaratarak kasların gevşemesini ve yırtığın iyileşmesini sağlar. Daha ciddi veya kronik durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Lateral internal sfinkterotomi, en yaygın uygulanan cerrahi yöntemdir; bu işlemde, anal kanalın iç kısmındaki kasın bir bölümü kesilerek kasın sürekli olarak gergin olmasını önler ve böylece fissürün iyileşmesine olanak tanır. Her tedavi yöntemi, hasta için en uygun olanı dikkate alınarak hekim tarafından önerilir.
Leave a reply
Leave a reply